2006 Yılı sporda böyle geçti...
2006'da futboldaki hüsranınımız ufak tefek bireysel başarılarımazı asla unutturmadı. Olaylı İsviçre maçı geçen yıla damgasını vurdu. İşte dünyada ve Türkiye'de 2006'nın spor olayları...

Dünyanın en büyüğü İtalya
Türkiye'nin 2006 Dünya Kupası baraj maçında oynadığı olaylı İsviçre maçının faturası ağır oldu. Kadıköy'deki maçın bitiş düdüğü ile tünel girişinde yaşanan kavga nedeniyle FIFA, kapsamlı bir soruşturma başlattı. Kupalardan ihraç bile gündeme geldi. FIFA Disiplin Kurulu sonunda Türkiye 6 maç tarafsız sahada ve seyircisiz oynama cezası kesti. Olaya adı karışan futblculardan Alpay Özalan ve Emre Belözoğlu 6 maç, Serkan Balcı 2 maç men cezası aldı. Mehmet Özdilek'e de 12 ay hak mahrumiyeti verildi. Yapılan itiraz sonrası 6 maçlık seyircisiz oynama cezası 3 maça indi.
12 Genç Adam gönüllere taht kurdu
Japonya'da harikalar yaratan ve dünya 6'ncısı olan 12 Dev Adam, yurda döndü. Atatürk Havalimanı'nda alkışlarla karşılanan Ay yıldızlılar, 2010 için de başarı sözü verdi.
Uzun süren bir yolculuğun ardından Atatürk Havalimanı'na sabaha karşı 50 dakikalık rötarla inen Basketbol Milli Takımı kafilesini, Gençlik ve Spor İl Müdürü Tamer Taşpınar, Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü Temel Kotil, sporcuların aileleri ile az sayıda sporsever, çiçekler ve alkışlarla karşıladılar.
Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel, burada yaptığı açıklamada, Türk basketbolunu en iyi şekilde temsil etmek ve daha önce katıldıkları şampiyonadan iyi bir derece almak için Japonya'ya gittiklerini belirterek, “Daha önce 9. olmuştuk, şimdi ise 6.'lığı elde ettik. Ekibimiz genç ve 2010'da ülkemizde yapılacak Dünya Şampiyonası'na hazırlanıyor. Takımımız, mükemmel bir ekip olarak sadece yurt içindeki spor severlerin değil, yurt dışındaki basketbol otoritelerinin, FIBA yetkililerinin ve herkesin beğenisini kazanan bir mücadele ortaya koydu” dedi.
Bu başarının, bu öykünün çok iyi analiz edilmesi gerektiğini vurgulayan Demirel, şöyle devam etti:
“Bir milli takım nasıl oluşturulmalı, fertler nasıl hareket etmeli, teknik kadrolar ile oyuncular nasıl bütünleşmeli, nasıl sahada maçın sonuna kadar rakip kim olursa olsun elinden gelenin en iyisini ortaya koymalı. Bunlar çok iyi analiz edilmeli. Bu sadece basketbol için değil, diğer tüm takım sporları için örnek olabilecek bir olay diye düşünüyorum. Bu başarı, kulüplerimiz ve diğer federasyonlar tarafından iyi analiz edilirse ileride bir çok başarılar daha elde etmemiz mümkün olabilir. Ben ekipteki herkese teşekkür ediyorum, çok büyük iş yaptılar. Türk milletinin kendileriyle gurur duymasını hak ettiler.”
Turgay Demirel, Türkiye'ye görevini yapmış, başarıyla ülkesini temsil etmiş insanların huzuru ve gururuyla döndüklerini belirtirken, “Türk basketbolu, önümüzdeki 4 yıl içinde iki Avrupa şampiyonasında, inşallah olimpiyatlarda ve 2010 Dünya Şampiyonası'nda Türkiye'yi en iyi şekilde temsil etmeye devam edecek, yeni başarılar elde edecektir” diyerek sözlerini tamamladı.
HAKYEMEZ: DÖNÜM NOKTASI
Milli Takım Direktörü Doğan Hakyemez, Dünya Şampiyonası'nda alınan netice ve ortaya konan oyunun, Türk basketbolu için dönüm noktası olduğunu söyledi. Son senelerde sonuçlar ne kadar iyi olursa olsun, sahada oynanan oyundan Türk halkının ve kendilerinin memnun olmadığını vurgulayan Hakyemez, “Herkes sahada yenerken de yenilirken de mücadele görmek istiyordu. Biz bu sene değişik bir kadroyla hazırlandık. En iyi dereceyi elde etmeye Japonya'ya gitmiştik, ama bize güvenenler bile buna inanmamıştı. Ama Türk Milli Takımı, şu anda kaybetse de takdir edilen bir havaya büründü, Bunun baş mimarı antrenör Bogdan Tanjeviç, oyuncular ve federasyon başkanımız Turgay Demirel'dir. Bu şampiyona Türk basketbolu için dönüm noktası olacak” diye konuştu.
Doğan Hakyemez, Japonya'da hiç bir eksiklerinin bulunmadığını vurgulayarak, ekip olarak aşçısından, analiz ekibine kadar ilk defa bütün olarak şampiyonada mücadele ettiklerini anlattı. Milli takımda yer alamayan Mehmet ve Hidayet'e de üstü kapalı mesaj gönderen Hakyemez, “Bundan sonra bütün arkadaşlarımız gibi herkesin gelip, mücadele edip, Türkiye'yi başarıya götürmesi lazım” ifadelerini kullandı.
KUTLUAY: BİZE SÜPRİZ OLMADI
Milli takım kaptanı İbrahim Kutluay ise şampiyonada alınan derecenin kendileri için sürpriz olmadığını söyledi.
Şampiyonaya çok iyi hazırlandıklarını ifade eden İbrahim, “Bizim için önemli olan herkesin ben değil, biz olarak düşünmesiydi. Bunu oluşturmaya çalıştık. Çok iyi hazırlık dönemi geçirdik ve şampiyonadaki sonuçlar bizim için sürpriz olmadı. Böyle bir başarıyı bekliyorduk. Ancak bunu öncesinde açıkça dile getiremedik. Ama göstermiş olduğumuz performans herkesi mutlu etti. Bunun gururunu yaşıyoruz. Türk Milli Takımı'nı saha içi ve dışında çok iyi temsil ettik. ” diye konuştu.
İbrahim, 3 maçı sakat sakat oynadığını ve zaman zaman diğer arkadaşlarının aynı özveriyi gösterdiğini dile getirerek, “Neticede hepimiz bundan keyif aldık, mutluluk duyduk. Türkiye'ye hayırlı uğurlu olsun” dedi.
Oyunculardan Serkan Erdoğan ise Türk Milli Takımı'nın dünya şampiyonluğuna oynayabilecek düzeyde olduğunu iddia ederek, “Bizi ateşleyen şeyin, takım ruhu ve arkadaşlık olduğu ortada. Gelmeyen arkadaşların yerini doldurmak için daha fazla gayret gösterdik. Türk basketbolu dünyanın en iyilerinden biri şu anda bence” ifadesini kullandı.
Gerçekten üst düzey ekiplerle çok iyi mücadele ettiklerini anlatan Ender Aslan da, maçlarda savaştıklarını ve artık bu derecenin üstüne çıkmak için uğraşacaklarını belirtti.
Genç oyuncu Engin Atsür, hedeflerin büyük olmasının Türk basketbolu için güzel bir şey olduğunu vurgulayarak, “Umarım ileride 6.?lık başarı sayılmaz. Daha büyük hedeflerimiz olur” dedi. Cenk Akyol da “Orada çok iyi mücadele ettik, sahada kavga ettik. Elimizden geldiğince milli takımın hakkını vermeye çalıştık. Ben bu takımın bir üyesi olduğu için gurur duyuyorum, eminim ki herkes de aynı şeyi düşünüyordur” şeklinde konuştu.
Ermal Kurtoğlu ise Japonya'ya gitmeden önce çok az kişinin kendilerine inandığını kaydederek, şunları söyledi:
“Onların düşüncelerini değiştirmek çok güzel bir şey. 6.'lıktan daha iyi derece elde edebilirdik. Çok savaştık, yaşadığımız sakatlıklar önemli değil, bunları özür olarak kullanamayız. Takım gibi oynanmamız en güzeliydi, bir kişi faul atarken diğerlerinin kenetlenmesi önemliydi. Biz hepimiz 12 oyuncu ve teknik heyet gerçekten milli takım için gerekeni yaptık.”
Oynanılan 3-4 maçı skorda çok geriden gelerek kazandıklarını belirten Kerem Gönlüm ise “Bu başarıyı inancın zaferi olarak düşüyoruz” dedi.
THY'DEN SİNGAPUR SEYAHATI ARMAĞANI
Basketbol Milli Takımları Resmi Sponsoru THY, oyunculara Singapur'a gidiş-dönüş bileti hediye etti.
Karşılamada bulunan THY Genel Müdürü Kotil, günün anısına hazırlanan simgesel bileti kaptan İbrahim'e verdi.
Bu arada, İbrahim Kutluay'ın babasının koltuk değnekleriyle kendisini karşılamaya gelmesi dikkat çekti.
Uzun süredir Japonya'da bulunan oyuncular, teknik heyet ve idari kadro Atatürk Havalimanı'nda hasret giderdiler. Sporseverler, oyuncularla fotoğraf çektirebilmek ve imza alabilmek için yarışırken, karşılamayı çok sayıda medya mensubu da takip etti.
Şampiyon İspanyollara Asturias ödülü
Dünya şampiyonu olan İspanya Milli Basketbol Takımı, uluslararası prestije sahip Asturias Prensi ödüllerinde spor dalında ödüle layık görüldü.
Bu yıl 26.ncısı düzenlenen Asturias Prensi ödüllerinde spor dalında 29 aday gösterilirken, finale ABDli tenisçi Andre Agassi, Fransız futbolcu Zinedine Zidane, İspanyol tenisçi Rafael Nadal, İspanyol basketbolcu Pau Gasol, sırıkla yüksek atlama dünya şampiyonu Rus Yelena Isınbayeva ve İspanya Basketbol Milli Takımı kalmıştı.
İspanya Kraliyet ailesinde Asturias Prensi Felipe adına verilen ödüllerde, bu yıl İspanya Milli Takımı'nın kazanmasının sebebi, Japonya'daki Dünya Kupası'nın kazanılması, İspanyol basketbol tarihindeki en şaşalı dönemin yaşatılması, takım ruhunun sergilenmesi, sportif değerlere uygun hareket edilmesi ve zorlukları aşmada bir örnek teşkil edilmesi olarak gösterildi.
Ödülden dolayı Basketbol Milli Takımı'na 50 bin Avro, Joan Miro tarafından yapılan heykelcik ve bir diploma verilecek.
Asturias Prensi ödüllerinde geçtiğimiz yıl spor dalındaki ödülü de yine bir İspanyol olan Formula 1 pilotu Fernando Alonso kazanmıştı.
Filenin Sultanları dünya 10'uncusu
Geçen sezon Formula 1'de şampiyonluğa uzanan Renault'un İspanyol pilotu fernando Alonso, bu yıl da damalı bayrağı ilk gören isim oldu. Takvimin son yarışı Brezilya GP'sine kadar heyecanın sürdüğü mücadelede, Alonso 134 puanla şampiyon, Michael Schumacher 121 puanla ikinci takım arkadaşı Felipe Massa da 80 puanla pilotlar klasmanında üçüncü sırada yer aldı.
Kupayı Talat verdi, kızılca kıyamet koptu
Çin Halk Cumhuriyeti'nin Guanghzou kentinde yapılan 50. Dünya Büyükler Grekoromen Güreş Şampiyonası'nın son gününde 120 kiloda İsmail Güzel bronz madalya kazandı ve Türkiye grekoromen stilde, tarihinde ilk kez takım halinde dünya şampiyonu oldu.
Grekoromen güreşçilere 1 trilyon ödül
Güreş Milli Takımı, Avrupa Şampiyonu oldu
Macaristan'ın Szombathely kentinde yapılan 16. Avrupa Gençler Grekoromen Güreş Şampiyonası'nda 60 kiloda mücadele eden Soner Sucu altın madalya kazandı. Şampiyonayı 3 altın, 3 bronz madalyayla tamamlayan milli takım, Avrupa Şampiyonu oldu.
Şampiyonanın son gününde mindere çıkan Soner Sucu, Macar Balint Korpasi'yi 2-1 (1-1, 2-0, 4-0) yenerek altın madalyanın sahibi oldu.
Sabah seansında finale kalmayı başaran diğer güreşçilerden 50 kiloda mücadele eden Harun Bozoğlu, 74 kiloda Mehmet Ümit Bedel ve 96 kiloda Rıza Kayaalp ise şampiyonayı gümüş madalya ile tamamladı.
Şampiyonayı 3 altın ve 3 bronz madalya ile kapatan Türk Milli Takımı, 67 puan toplayarak Avrupa Şampiyonu oldu.
Millilerin ardından 55 puanla Ukrayna ikinci oldu, aynı puana sahip Rusya üçüncü sırayı aldı.
Milli takım antrenörleri, bu başarıyla Türk güreş tarihinde bir ilki gerçekleştirdiklerini belirterek, 'SSCB dağıldıktan sonra hiçbir ülke 6 sıklette final oynama başarısını gösteremedi. Bu takım geleceğin güreş milli takımıdır. Hedefimiz bu yıl yapılacak dünya şampiyonasında kürsünün zirvesine çıkmak' dedi.
NBA'de yüzüğü Miami taktı
Final maçında Amasyalı rakibi Recep Kara'yı açık düşüren Antalyalı güreşçi Osman Aynur, Türkiye'nin en prestijli yağlı güreş organizasyonunda başpehlivan oldu. Edirne Sarayiçi mevkiindeki Er Meydanı'nda hafif yağmur altında yapılan final güreşinde ilk dakikalardan itibaren atak olan Kara, rakibini kıspetinden kavrayarak yerden kesmek istedi, ancak Aynur, atağa karşılık vererek, kontrada bıraktığı Kara'yı açık düşürdü.
Türkiye'nin Katerina Witt'i
İsviçreli raket Roger Federer, bu yıl 'Grand Slam'lere damgasını vurdu. Sadece Fransa Açık'ta İspanyol raket Rafael Nadal'a kaybeden Federer, Avustralya Açık, Wimbledon ve Amerika Açık'ta korttan zaferle ayrıldı. Tek bayanlarda ise Avustralya Açık'ta kariyerinin ilk 'Grand Slam' zaferini kazanan Fransız raket Amelie Mauresmo, Wimbledon'da da kupayı kaldıran isim oldu. Fransa Açık'ta Belçikalı raket Belçikalı Justin Henin-Hardenne, sezonun son 'Grand Slam'i Amerika Açık finalinde ise Belçikalı Justine Henin-Hardenne'i 2-0 yenen Rus Maria Sharapova şampiyon oldu.
Yılın futbolcusu Cannavaro
İtalya Milli Takımı ve Real Madrid'in tecrübeli savunma oyuncusu Fabio Cannavaro, Avrupa'da yılın futbolcusu seçildi. France Football dergisinin geleneksel Altın Top ödülüne layık görülen Cannavaro, son 10 yılda bu ödülü alan ilk savunma oyuncusu oldu.
Geçen yıl, İtalya'daki şike skandalının ardından küme düşürülen Juventus'tan İspanya'nın Real Madrid takımına transfer olan Cannavaro, France Football dergisinin dünya çapında yaptığı ankette 53 spor basını mensubundan 173 oy alarak Avrupa'nın en iyi futbolcusu seçildi. Cannavaro'nun ardından 124 oy alan eski takım arkadaşı kaleci Buffon ikinci, 121 oy alan Arsenal'in golcüsü Henry de üçüncü sırada yer aldı.
Sadece 5 futbolcunun aday gösterildiği ankette ödüle uzanan Cannavaro, 'Bu benim için çifte mutluluk oldu. En iyi oyunculara verilen bu ödülü bir savunma oyuncusu olarak almak benim için çok özel' dedi.
Geçen yıl bu ödülü alan Brezilya Milli Takımı ve Barcelona'nın yıldızı Ronaldinho 73 puanla sıralamada dördüncü, aktif futbol kariyerine son veren Zinedine Zidane da 71 puanla 5. sırada yer aldı.
Cannavaro, son 30 yıl içinde bu ödülü kazanan üçüncü savunma oyuncusu oldu. Alman Matthias Sammer 1996'da, bir diğer Alman Franz Beckenbauer de 1976'da Altın Top'u kaldırmıştı.
Bu arada Cannavaro, bu ödülü kazanan beşinci oyuncu olarak tarihe geçti. Daha önce de Roberto Baggio(1993), Paolo Rossi(1982), Gianni Rivera(1969) ve Arjantin doğumlu Omar Sivori(1961) bu ödülü almıştı.
Almanya'daki finalde 100. kez İtalya Milli Takımı formasını giyen Cannavaro, finaller sonrası Fransız Zinedine ZSidane'ın ardından en iyi ikinci oyuncu seçilmişti. Finallerin ardından Juventus'tan İspanyol Real Madrid'e transfer olan 33 yaşındaki Cannavaro, daha önce Napoli, Parma ve İnter formasını giydi. Parma'da Lilian Thuram'la birlikte oynadığı 212 lig maçında en iyi savunma ikilisi olmuşlardı
Kanarya kaçtı kaçtı, Aslan'a yakalandı
F.Bahçe camiasına yakınlığı ile bilinen Cihan Oskay'ın Star TV'deki Telegol Programı'nda, 'F.Bahçe'nin, 4 yıl önce Samsunspor'u 3-1 yenip şampiyon olduğu maçta şike yapıldı' iddiası gündeme bomba gibi düştü. Oskay, 'O maçın F.Bahçe'nin lehine sonuçlanması için Aziz Yıldırım'dan 150 bin dolar' aldım. Trabzonspor'a da, G.Saray'a yenilmemeleri için 250 bin dolar teşvik primi götürdüm' şeklinde sözleri bir anda tozu dumana kattı.
Barça muradına erdi
FIFA’nın düzenlediği Kulüplerarası Dünya Kupası’nı, finalde İspanya’nın Barcelona takımını 1-0 yenen Brezilya’nın Internacional takımı kazandı.
Japonya’nın Yokohama kentinde yapılan ve D Spor’dan naklen yayınlanan karşılaşmanın ilk yarısı golsüz sona erdi. 67 bin 128 kişinin izlediği karşılaşmanın 82. dakikasında Adriano’nun attığı golle sahadan 1-0 galip ayrılan Internacional, kupayı müzesine götürdü. Üçüncülük maçında ise Mısır’ın Al Ahly takımı, Meksika’nın Club Amerika takımına 2-1 üstünlük sağladı. Al Ahly’nin gollerini 42. ve 69. dakikalarda Aboutrika atarken, Club Amerika’nın golü 59. dakikada Cabanas’dan geldi.
Potanın en büyüğü Ülker Son şampiyon Ülker, 100. Yılı'nda ligde ve Avrupa'da zirve hesapları yapan Fenerbahçe Kulübü'yle birleşme kararı aldı. Turuncu yeşilliler, Mirsad, Ömer ve Oğuz yanı sıra Euroleague katılım haklarını F.Bahçe'ye verdi.
BASKETBOLDA sürpriz gelişme... Bu sezon şampiyon olan Ülker, 100'üncü Yıl'da büyük hedefler belirleyen Fenerbahçe Kulübü ile birleşme kararı aldı. Bir süreden beri iki kulüp arasında devam eden görüşmeler dün noktalandı. Ve Ülkerspor yönetimi Fenerbahçe'nin önümüzdeki yıl 100'üncü yılındaki büyük hedeflerine yardımcı olma yönünde karar aldı.
Turuncu yeşilliler, ligde ve Avrupa'da zirve hesepları yapan sarı lacivertlilere sözleşmesi devam eden Ömer Onan, Mirsad Türkcan ve Oğuz Savaş'ı verecek. Ayrıca Fenerbahçe'ye Euroleague'de sürmekte olan katılım haklarını devredecek.
Ülker, sarı lacivertlilere salon yapma sözü de verirken, Fenerbahçe bünyesinde yeni bir yönetim kurulu oluşturulacak. 6 kişinin bulunacağı yönetim kurulunda Ülker Grubu'nun belirleyeceği bazı isimler de yer alacak. Dün kulübe gelerek sözleşmeyi noktalayan kaptan İbrahim Kutluay'ın da büyük bir ihtimalle 100'üncü Yıl'da Fenerbahçe forması giyeceği öğrenildi. Ülkerspor'un Fenerbahçe'ye devrettiği oyunculardan Mirsad, 'Önümüzdeki yıl Fenerbahçe formasını giymek bana büyük gurur verecektir. Fenerbahçe'yi hem Avrupa'da hem de Türkiye'de büyük başarılara koşturacağız' dedi. Ergin Ataman'dan sezon ortasında takımı devralan ve şampiyonluk sevinci yaşatan koç Murat Özyer ise, gelişmeler hakkında yorum yapmadı. Özyer, 'Başkan Ali Doğan'ın yapacağı resmi açıklamayı bekliyorum. Ondan sonra kararımı vereceğim' dedi. Bu arada Ülkerspor yönetimi, Beşiktaş'a ve Galatasaray'a yaptıkları sponsporluk desteğinin önümüzdeki sezon da süreceğini ifade etti.
En çok kazanan yine Tiger Woods