F.Bahçe'de sızıntı ve sabotaj skandalı!

Gazeteci Ercan Güven'in bugün gündeme taşıdığı, "Fenerbahçe'den gönderilen üç teknik direktör, Aykut Kocaman yeniden gelsin diye Cocu'ya yanlış (performans) bilgiler verdi" iddiası başkan Ali Koç tarafından da doğrulandı.

FBTV'de açıklamalarda bulunan Koç'un teknik kadroya dair sözleri şu şekilde;

"Kadro dışı kararlarına bir kısım öfkelendi, şaşırdı. Olumlu karşılayanlar da vardı. Detayları bilerek açıklamadık. Bunu da bir plan çerçevesinde yaptık. Kimin ne diyeceğini görmek istedik, medyada ne gibi sızıntılar yaşayacaktık bunu da görmek istedik. Dostu, düşmanı gördük. Herkes bir güzel içini döktü. Söz sırası bize geldi. Aykut Hoca ile görüşmelerimiz oldu ve herkesin bildiği gibi hoca değişikliğine gitmek istedik. Bugün futbol olarak bulunduğumuz duruma anlatacaklarımın çok etkisi oldu. Bu değişim sürecinde nelerle mücadele ettiğimizin anlaşılabilmesi için konuya detaylı girme ihtiyacı duyuyorum"

AYKUT KOCAMAN İSTİFADAN DÖNDÜRDÜ

"Ali Bey, hocaları kullanıyor, gündem değiştiriyor" demesinler. Bu olay bizi demoralize etti, bu yüzden anlatacağım. Sezon başı Aykut Hoca ile teknik ekip hakkında konuştuk. Teknik ekibin iyi olduğunu söyledi. Damien Comolli de teknik kadro ile konuştu ve onunda raporu olumluydu. Yumuşak bir geçiş yapmak istedik, teknik kadronun kalmasının orta vadede bunun mantıklı olacağını, geçiş döneminde yardımcı olacaklarını düşündük. Sonra Aykut Hoca ile konuştuktan sonra 'Ekibimle yolları ayırırsanız ne olur onların haklarını koruyun. Ben bir yere gidersem onları yanıma alacağım' dedi. Sezonun başlamasına bir gün kala istifa ettiler. Aykut Hoca ile konuştuk 'Yanlış anlaşılma var galiba' dedik. Sonra Aykut Hoca, ekibine talimat verdi ve bizlerle çalışma kararı aldılar. Dört ay sonra 'Keşke yolları ayırsaydık' noktasına geldik. Ne yaparsak yapalım bir dirençle karşılaştık, en ufak bir değişiklikte yeni bir icat çıkarıyormuşuz gibi yaklaşımlar oldu. Eski düzenin daha iyi olduğu yönünde hava yayıldı. Bu Samandıra'da oyunculara ve çalışanlara yayıldı"

"BANA NE! FENERBAHÇELİLER DÜŞÜNSÜN"

"Bu ekip 7-8 kişilik bir ekip. İdari menajerj Arda Keskin'e salon çalışmalarının bir kısmını yapmayı verdik. İlerleyen haftalarda teknik direktör tarafından çalışmalar yetersiz bulundu. Onun yerine yeni birini koyduk ve başka bir görev olmadığı için yollarımızı ayırdık. Bu ekipteki 3 kişiye olumsuz eki yapıyor. Kendilerine verilen görevlerde aksaklıklar yapılıyor. Erwin Koeman yardımcı antrenörlük görevine geldikten sonra Turgay Altay'ın görevi değişiyor. Bundan sonra diğer ekip Koeman'a yardımcı olmamaya başlıyor. Daha sonra Turgay Altay, 'Bana ne benim sorunum mu, Fenerbahçeliler düşünsün' diyor. Bunu birkaç kez söylüyor.

COCU YANILTILMAK İSTENİYOR

Sonra oyuncular antrenmanlara yorgun çıktıklarını söylüyorlar. Bu durumu performans antrenörü Alper Aşçı'ya iletiyorlar. Kendisi, bunun Cocu'nun talebi olduğunu söylüyor ve oyuncularla ile teknik kadro arasında sıkıntılar oluyor. Daha sonra yapılan bazı antrenmanlarda sıkıntılar çıkıyor ve antrenman sisteminin son derece yanlış olduğu ortaya çıkıyor. Oyuncuların bu talebinin teknik heyete iletilmediği ortaya çıkıyor. Oyuncular durumu daha sonra teknik heyete bildiriyor. Konyaspor maçından sonra Alper Aşçı'nın görev tanımı değiştiriliyor. 

SOYUNMA ODASINDAKİ HALI...

Beşiktaş maçı öncesi takımı olumsuz etkilemek için acayip bir çaba sarf ediyorlar. Bunu gizli değil aleni yapıyorlar. Bunu maç günü de yapıyorlar. Prim açıklanıyor, primin yetersiz olduğu ve mevcut yönetimin yetersiz olduğu söyleniyor. Sonra maça gidiliyor. Soyunma odasında daha evvel orada olmayan bir halı orada, bu arkadaşlardan biri 'Bugün Beşiktaş bizi yenecek ve hocanın cenazesini halıya saracağız' diye dalga geçiyorlar. Takıma yönelik 'Beşiktaş'ı yenemeyiz, Cocu işi bilmiyor' diyorlar. "

AÇIKLAMAYI BİLEREK CUMA GÜNÜ YAPTIK

"Maç berabere bitince ne prim alacaklarını ne de Cocu'nun gönderilmeyeceğini anlıyorlar ve hayal kırıklığı yaşıyorlar. Maç berabere bitince ne prim alacaklarını ne de Cocu'nun gönderilmeyeceğini anlıyorlar ve hayal kırıklığı yaşıyorlar. Biz bu hocalarla devam edemeyeceğimizi karar verdik. Ancak içeride dışarı sızdığına dair şüphemiz var. Cuma günü mesai bitiminde açıklama bilerek yaptık, tesislere girmelerin yasakladık. Hazırlıksız yakalasınlar diye yaptık iyi ki de yaptık. Çünkü ondan sonra kötü şey oldu. Bu anlatacaklarımı neden yaptıklarını bilmiyorum, bilemiyorum fakat yaptılar.

PERFORMANS VERİLERİ DIŞARI YOLLANMIŞ

Bu arkadaşlardan birinin bilgisayarında, 28 Haziran'dan itibaren yani sezon açılışından itibaren idman performans verileri, tüm görüntüler, tüm istatistikleri ve maç raporlarını dışarıya sızdırıyorlar. Yani kulübün kendi sisteminden fenerbahce.org mail adresinden Gmail hesabını yolluyor ve oradan da başka birine yolluyor. Bunlar kulübün mülkiyeti. Değişime inanmıyorlar diyoruz, köstek olmaya başlıyorlar diyoruz, sonra aleni şekilde bu işi yapıyorlar ve bilgisayarlarını incelediğimizde bu bilgilerin dışarı sızdırıldığını görüyoruz. Bu neden yapıyorlar bilmiyoruz. Sonra daha ironik bir durum ortaya çıkıyor. Samandıra'da hard disklerde geçen senenin tüm performans ve antrenman bilgileri silinmiş. 'Neden bu yok?' dediğimizde hafıza olmadığını söylediler. Hafıza artık günümüzde 600-700 dolarlık bir şey. Sanırım bu arkadaşlarla zorlu bir süreç yaşayacağız. Biz sanayiden gelen insanlarız, saniyede böyle bir şey olsa 'endüstriyel casusluk' denir. Her zaman, her şeyi söylemiyorum, bakalım ne söyleyecekler. Bunun devamı da var, şimdilik burada noktalayalım. Siz tribünde bağırırken, bizim nelerle mücadele ettiğimizi unutmayın. Sizin inancınız kaybolursa, muvaffak olamayız. Sırf şu sonuçlardan dolayı çok önemli bir kampanya için düğmeye basmıyoruz. Fenerium çok iyi gelir elde etti, belki şu sonuçların ardından geri gitme olacak. Taraftar olarak haklısınız ama iki top kaleye girse belki bambaşka şeyler olacak. Kısa vadeli kızgınlığınızı uzun vadeli planları ziyan etme adına göstermeyin. Siz, bize inanırsanız herkesle mücadele ederiz. Sadece Fenerbahçe adına değil, futbol düzeni için yapmak istediklerimiz var.