Didi de Tayyip Erdoğan'a hayranmış

Sarı Kanarya'nın efsane hocası Didi, geçmişte İETT'de futbol oynayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a hayran olduğunu açıkladı. Ünlü hoca, 'Tayip Erdoğan'ı elimizden kaçırdık. Oynasaydı futbolun da Başbakan'ı olurdu' dedi.

Didi de Tayyip Erdoğan'a hayranmış
Didi de Tayyip Erdoğan'a hayranmış
GİRİŞ 09.02.2005 12:30 GÜNCELLEME 09.02.2005 12:30

Şimdilerde, 'Türk futbol tarihini' kaleme alan futbol yazarı Düşvar İyiiş, siyaset arenasında fırsat buldukça futbolcu günlerini yad eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı bilinmeyenini Tercüman'a anlattı. Röportajla birlikte, Başbakan Erdoğan'ın, 'Fenerbahçe transfer olmamasının arkasındaki gerçekler de ortaya çıkmış oldu. İşte, dönemin Günaydın Gazetesi'nde futbol yazarı İyiiş'in anlatımıyla transfer harekatı ve sonrası:

ÜNLÜ KABADAYI DEVREDE

'O yıllar Erdoğan, İETT'de futbol oynuyor. Didi, 'İETT'de oynayan Tayyip Erdoğan diye biri var. Sen bunu tanıyor musun?' dedi. Bende,'Tanıyorum, amatör kümenin en iyi oyuncusu' diye cevap verdim. Cevabın ardından, 'Peki neden o zamana kadar orada kalmış? Benim takip ettiğim kadarıyla çok iyi bir oyuncu' sorusunu yöneltti. Ne diyeceğimi düşünürken, onu yakından görmek istediğini söyledi. Hemen Kasımpaşalı ünlü kabadayı Sultan Demircan'ı aradım. Demircan, o yıllarda sadece Kasımpaşa'da değil, İstanbul'da her yerinde nam salmış, ünlü bir kabadayı. Üstelik Erdoğan'ın babası Ahmet Erdoğan'ın kırmayacağı birisi. Sultan'a Didi'nin Erdoğan'ı görmek istediğini bildirdim. Sultan da, 'Yazlık maç yapacaklar, Didi'yi al gel' diyerek ön ayak oldu. Kasımpaşaspor futbol sahasında buluştuk. Buluşma gününde yanımızda muhabirler Yavuz Bayraktar, Tayfun Gündoğan, Kemal Belgin ve Didi'nin tercümanı Berç de vardı. Ancak Erdoğan, efsane hoca Didi'nin kendisi için futbol sahasına geldiğini bilmiyordu. Maç başladı ve bitti. Didi, Erdoğan'ın oyun sistemine bayıldı. Bana döndü ve, 'Sultan'a söyle. Bu adamı istiyorum' dedi'

BABASI ÇOK SİNİRLENDİ

'Kim bilebilir ki futbolunu seyrettiğimiz insanın, birgün Başbakan olacağı?' diyerek şaşkınlığını ifade eden İyiiş, harekatın geri kalan bölümünü şöyle anlattı: 'Sultan'a, 'Bu oğlanı nasıl alırız?' diye sordum. Sultan, babasıyla görüşmek gerektiğini söyledi. Sultan ile beraber Erdoğan'ın babasının yanına gittik. Babası daha önce yanına gelenleri kovmuştu. Sultan Ahmet Erdoğan'a, 'Dünyaca ünlü Didi, senin oğlunu istiyor. Onun elçi yaptığı gazeteci de yanımızda' der demez, adam köpürdü. Ardından, 'Ben zaten kızıyorum, don gömlek oynuyorlar. Olmaz, benim oğlum okuyacak. Fenerbahçe anlamam. Futbol olayı için gelmeyin' kelimelerini sıraladı. Sonra Sultan'a dönerek, 'Böyle birşey için yanıma gelme' dedi. Ben, 'Denemekte yarar yok mu?' diyerek ısrar ettim. Hırsla Sultan'a, döndü son sözünü söyledi: Arkadaşa söyle, ben lafı bir kere söylerim.'

BIÇAK GİBİ BİR ADAMDI

İstediklerini elde edememenin üzüntüsüyle Didi'nin yanına giden İyiiş'e Didi, 'Çok yazık oldu. Türk futbolu, dünyaya katkı sağlayacak, bir defans oyuncusunu kaybetti' der ve konuyu bir daha açılmamak üzere kapatır. Düşvar İyiiş'in,sözleri ise geride kalan günlerin özeti nitelğinde: 'Hakikaten çok iyi futbolcuydu. Mevkiinde çok az bulunur. Sert, bıcak gibi bir adamdı. Rakibi tanımaz, dağıtır. Vurduğu zaman ses gelirdi. Futboldaki geleceğine güvendiğim birisiydi. Didi'nin onu istemesi başlı başına bir olaydı. Futbol, onun oynamaması ile çok şey kaybetti.'