Teniste geleceğin "markası" aranıyor
FAHRETTİN GÖK - Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş, gerçek yetenekleri bulmaları durumunda kısa zamanda dünyada önemli bir yere geleceklerine inandığını belirterek, Türkiye'de "marka" olabilecek yeteneklerin çıkacağına inandığını söyledi.
TTF Başkanı Durmuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkede tenisin yaygınlaştırılması için yaptıkları çalışmalar ve hedeflerini anlattı.
Her yeteneğe ulaşabilmek amacıyla tarama sistemine geçtiklerini belirten Durmuş, Türkiye'nin teniste iyi yerlere gelebilmesi ve söz sahibi olabilmesi için de gerekli altyapıyı oluşturmaya çalıştıklarını vurguladı.
Gizli yeteneklerin bulunup ortaya çıkarılması durumunda Türkiye'nin söz sahibi olabileceğini anlatan Durmuş, şöyle konuştu:
"Ülkemizde Federer de olur, Sharapova, Venüs, Serena'dan daha iyisi de olur. Yetenekliyiz ve çok genç bir ülkeyiz. Mesafeleri, yolları çok kısaltmayı bilen bir milletiz. Ben dahil 30 bin kişi lisanslı tenisçiyiz. Halbuki biz 300 bin, 500 bin, milyon olmamız gerekiyor. Lisanslı sporcu sayısını artırmak istiyoruz. Lisanslı sporcu sayısının artması, yetenek sayısının da arttığı anlamına gelir. O yetenekler arasından, 'Ne zaman yetişir, ne zaman olur?' derseniz, o yeteneği bulduğumuz gün 1-3 sene sonra artık dünyanın '1 numarası' olacağız."
Durmuş, tenisle tanışan yetenekli çocukları kortlara getirip eğitim verdiklerini belirterek, Ankara, İstanbul, İzmir ve Mersin'de belli merkezler oluşturduklarını söyledi. Federasyon Başkanı Durmuş, sporcuları aşama aşama, mahalleden ilçeye, ilçeden şehre, şehirden büyükşehire ve dünyaya taşıyamaya çalıştıklarını dile getirdi.
Tesisleşme konusunda belediyeler ve yerel yönetimlerim özverili olduğunu belirten Durmuş, "Çünkü ailelerimiz, gençlerimiz istiyor. Çocuklarımız spor yapmak istiyor" dedi.
-"İyi bir yönetici olmanın yolu, tenis"
Durmuş, tenisin özel bir branş olduğunu ve çocuklarda hak, adalet, anında karar verebilme özelliğini geliştirdiğine dikkati çekerek, şunları söyledi:
"Sporcu olur ama şampiyon olmazsa da geleceğin yöneticisi, doktoru, mühendisi olur ama tenis bilen ruhu, bedeni temiz bir yöneticimiz olur. Bu anlamda da çok kıymetli bir spor. Yaşı yoktur, her yaşta oynanıyor. Ailelerimiz, çocuklarının sporun içinde kalması için çok istiyorlar. Tenis de en çok istenen branşlardan biri haline geldi."
